MENU
  • YAZARLAR
  • FOTO GALERİ
  • WEB TV
  • YEREL HABERLER
  • HABER ARŞİVİ
  • YOL TRAFIK DURUMU
  • ETKİNLİK TAKVİMİ
  • BİYOGRAFİLER
  • E-GAZETE
  • RÖPORTAJLAR
  • GAZETE MANŞETLERİ
  • Künye
  • Gizlilik Politikası
  • Çerez Politikası
  • Veri Politikası
  • Kullanım Şartnamesi
  • İLETİŞİM
  • Foto Galeri
  • Web TV
  • Yazarlar
  • E-Gazete
  • Anketler
  • Nöbetçi Eczaneler
  • Firma Rehberi
  • Seri İlanlar
Artı Medyam
DOLAR38.7786
EURO43.8944
GR ALTIN4143.5
ÇEYREK4491.1
Bingöl
MENU
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • KÜLTÜR SANAT
  • SAĞLIK
  • SPOR
  • SİYASET
  • MAGAZİN
  • TEKNOLOJİ
  • DÜNYA
Artı Medyam
Artı Medyam
  • GÜNDEM
  • EKONOMİ
  • KÜLTÜR SANAT
  • SAĞLIK
  • SPOR
  • SİYASET
  • MAGAZİN
  • TEKNOLOJİ
  • DÜNYA
Kapat

Gıdaya Erişim İnsan Hakkıdır Kimse Geride Kalmamalı

Ana SayfaGündemGıdaya Erişim İnsan Hakkıdır Kimse Geride Kalmamalı
Gıdaya Erişim İnsan Hakkıdır Kimse Geride Kalmamalı

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO)’nun kuruluş günü olan 16 Ekim, ”Dünya Gıda Günü” olarak kutlanmaktadır. Her yıl belirlenen bir tema çerçevesinde yapılan etkinliklerde açlık ile mücadele, yetersiz beslenme, adil paylaşım, gıda üretimi ve gıda güvenliğine ilişkin konular gündeme getirilerek doğru gıda ve tarım politikalarına dikkat çekilmek istenmektedir. 2022 yılı teması ”Kimseyi Geride Bırakma” vurgusudur. Daha iyi bir dünya inşa etmek için yapılanlara karşın ne yazık ki, birçok insan geride bırakılmıştır. Ve bu geride bırakılan insanlar yoksulluk içinde, açlık ile mücadele etmektedirler. Yıllardır sömürülen ve geride bırakılan bu insanlar, günümüzde ”gelişmiş batı”nın kapısına dayanıp büyük mülteci sorunu olarak karşılarına dikilmiştir.

14 Ekim, 2022, Cuma 15:49
  • yazdıryorum yazfont küçültfont büyüt
Abone ol

Dünyada henüz üstesinden gelinemeyen yeni paylaşım savaşları, salgın hastalıklar ve insan eliyle yaratılan iklim değişikliği gibi olağanüstü koşullar sürecinde; gıda egemenliği, gıda güvencesi ve gıda güvenliği sorunları üzerinde çok durulmakta ancak ne yazık ki sürdürülebilir ve kalıcı çözümlere ulaşılamamaktadır.

Günümüzde dünya üzerinde üretilen tarım ve gıda ürünleri dünya nüfusunu beslemeye yetecek miktardadır. Ancak, dünyada 800 milyonun üzerinde insan, yani her dokuz kişiden biri yatağa aç girmektedir. Ülkemizde ise insanlarımızın 22`si dengeli ve yeterli beslenememekte, 8,5`u ise açlık sınırında yaşamaktadır. Yaşanan bu açlık sorunu; adil olmayan gelir ve gıda dağılımından kaynaklanmaktadır.

Diğer taraftan, tükettiğimiz gıdaların güvenilir olmasının önemi; dünyada her yıl yaklaşık 600 milyon kişinin hijyenik olmayan ve ciddi ölçüde zararlı kimyasallar ile bulaşık gıdaları tükettikten sonra hastalanması ve önemli bir bölümünün yaşamını yitirmesinden anlaşılmaktadır. Vücudumuza fayda sağlasın diye tükettiğimiz gıdalar güvenilir değil ise, fayda bir yana sağlığımızı bile tehdit etmektedir.

Diğer bir sorun alanı olarak da, yoğun çevre kirliliği nedeniyle su kaynaklarının, toprağın kirletilmesi, ormanların, sulak alanların ve ekosistemin tahrip edilmesi, tarım alanları ve meraların amaç dışı kullanılması, iklim değişikliği, nüfus artışı gibi sorunların yakın gelecekte başta su krizine ve toprak kıtlığına, dolayısıyla gıda krizine yol açacağı bilinmektedir.

Bu olumsuzluklar yanında, gıdaya erişimin önündeki en önemli engel yaşanan ekonomik zorluklardır. Son yıllarda uygulanan ekonomik politikalar nedeniyle ülkemizde enflasyon kontrolden çıkmış ve gıda enflasyonunda Avrupa’da birinci, Dünya’da ise dördüncü sıraya yükselmiş durumdayız. Bu yakıcı sorun tüm vatandaşlarımızı olumsuz etkilerken, gider kalemlerinde gıdaya ayrılan payın 30-70 gibi önemli bir yer tuttuğu en dezavantajlı kesim olan dar gelirli vatandaşlarımız ise temel gıdalara bile erişemez duruma gelmiştir.

Dünyadaki gelişmeleri göz ardı etmemekle birlikte, ülkemizdeki yüksek enflasyon ve de gıda enflasyonundaki sürekli artışı, tarımsal girdi fiyat endeksi ve tarım ürünleri üretici fiyat endeksi ile birlikte değerlendirdiğimizde, önümüzdeki ay ve yıllarda bizleri çok daha zor günler beklemektedir.

TÜİK resmi verilerine göre; 2021 yılı Eylül ayında 19.58 olan Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) yani enflasyon oranı, 2022 Eylül ayında 83.45 olmuş, gıdaların yıllık enflasyon oranı ise Eylül 2021’de 28.79 iken Eylül 2022’de 93.05 olarak ilan edilmiştir. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG), 2022 Eylül ayına ilişkin yıllık enflasyonu 186,27 olarak açıklamıştır. Son dört ayda gıda fiyatları dünyada 12 düşerken, Türkiye’de 20 yükselme görülmüştür. Gıda fiyatlarındaki sürekli artış sonucu et ve süt ürünleri, yumurta, yağ, hububat, bakliyat, şeker gibi temel gıdalar ulaşılması zor ve neredeyse lüks tüketim malı haline gelmiştir.

Tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE); 2021 yılı Temmuz ayında 29.38 iken, 2022 Temmuz ayında 133,41 olarak açıklanmıştır. Gerçek artışların çok daha fazla olduğu süreçte TÜİK’e göre bile tarımsal üretimdeki girdi fiyatlarındaki olağan üstü artış (özellikle de hayvan yeminde 145,2; enerji ve mazotta 201,1; gübrede 234,8 artış) beraberinde, tarımsal ürünlerin fiyatlarında da artışa neden olmaktadır. Bu da; gıda maddelerinin soframıza çok yüksek fiyatlarla gelebileceğini, bazılarımız içinse hiç gelemeyeceğini ifade etmektedir.

Tarım ürünleri üretici fiyat endeksi (Tarım-ÜFE); 2021 yılı Temmuz ayında 24,69 iken, 2022 Yılı Temmuz’da yıllık 157,9, 2022 Ağustos’ta 142,42 olmuştur. Resmi olmayan kaynaklarda ise bu rakamların çok daha yüksek olduğunu görüyoruz. Tarım ürünleri üretici maliyetlerindeki yükselmeyi gösteren bu oranlar bize, Tarım-ÜFE ile TÜFE arasındaki makasın kapanmadığı sürece gıdada tüketici fiyatlarının önümüzdeki aylarda da yükselmeye devam edeceğini, yani sebze, meyve, bakliyat, ekmek, et ve süt fiyatlarının artacağını, dolayısıyla halkın yoksulluğunun daha da derinleşeceğini göstermektedir.

Tarımsal girdilerde ve temel ürünlerde dışarıya bağımlılığın sürdüğü günümüzde, maliyetlerdeki yüksek artışa karşın somut önlemler alınmaması ve yetersiz, zamanında ödenmeyen destekler nedeniyle çiftçilerimiz üretimden çekilmektedir. Tüketim sorununun çözümünün üretim sorununu çözmekten geçtiği gerçeğine karşın, uygulanan yanlış politikalar nedeniyle üretimde devamlılık ve kendimize yeterlilik sorunu büyümekte, üreticilerimiz kaybederken tüketicilerimiz de yeterli, ucuz, sağlıklı gıdaya erişememektedir.

 

Gıda fiyatlarındaki yüksek artış, bir başka sorunu da beraberinde getirmektedir. Halkımız, görece ucuz olduğu için merdiven altı üretim denilen, nerede ve ne koşulda üretildiği belli olmayan, büyük oranda taklit ve tağşiş yapılan ve hatta sağlık riski taşıyan gıdalara yönelmektedir.

Bununla birlikte, geleceğimiz olan çocuklarımızın sağlıklı ve dengeli beslenememesi gelecekte fiziksel ve mental olarak geri kalmış bir neslin ortaya çıkmasına neden olacaktır. Çocuklarımızı güvenli ve kaliteli gıdaya ulaştırmak en önce devletin sorumluluğundadır. Beslenme ihtiyacı doğru uygulamalar ile en geniş kapsamda karşılanmalıdır.

Bilinmelidir ki; ülkemizde gıda fiyatlarındaki bu önlenemez artışın başlıca nedeni, genel ekonomi ve de tarım politikalarında yıllardır ısrarla sürdürülen yanlı ve yanlış politikalardır. Üretim ve emek yerine rant ve sermaye yanlı ekonomik politika tercihleri; kamunun alandan çekilerek üreticiyi büyük şirketlerin insafına terk eden, özelleştirmeci, destekleri azaltan ve dışarıya bağımlılığı artıran neoliberal tarım politika tercihleri bugün yaşanan sorunların temel nedenidir.

Gıda fiyatlarının yüksek olmasının başında gelen nedenlerin bir diğeri ise, ülkede gıda ve gıda girdisi üretimi yapan KİT’lerin özelleştirilmesi ya da fiziki olarak ortadan kaldırılmalarıdır. Kamuya ait şeker fabrikaları, gübre fabrikaları, yem fabrikaları ile Et Balık Kurumu ve Süt Endüstrisi Kurumunun özelleştirilerek satılması ve bu fabrikaların/kombinaların birçoğunun yıkılarak, arsalarının kentsel rant elde etmek amacıyla inşaat, konut, plaza, alışveriş merkezi yapılması için kullanılması, yerli tarımsal üretimin azaltılması ve tarım sektörünün dışa bağımlı hale getirilmesinin esas nedenlerinden biridir.

Ülkemiz; tarımsal üretimde yaşanan yapısal sorunlara kalıcı çözümler üretmeden, kolaycı yaklaşımlarla yaşanan sorunları dışalım yöntemiyle çözmeye kalkmaktadır. Bu durum kendi çiftçimizi cezalandırırken yabancı ülke şirketlerini ve çiftçilerini ödüllendirmektedir. Bu tür yanlış politikalar, kâr elde edemeyen çiftçilerimizin üretmekten vazgeçmesi sonucunu doğurmaktadır. Tarım alanlarının, tarımsal üretimin, çiftçi sayısının ve kırsal alan nüfusunun sürekli azaldığı bu süreçte en büyük pay aracılara, tüccarlara ve sözleşmeli tarımla çiftçiyi taşeronu olarak kullanan büyük şirketlere ve market zincirleri ile ithalatçı firmalara gitmektedir.

Ülkemizde yüksek gıda enflasyonu ile yaşamak kader değildir. Bu olumsuz gidişe dur demek zorundayız. Dünyanın ve ülkemizin geleceği için her koşulda üretmeye devam etmek, üretimi ve üretenleri desteklemek zorundayız. Ülke düzeyinde tarımsal üretim seferberliği ilan ederek çiftçilerimizin bitkisel ve hayvansal tarım ürünlerini sürekli üretebileceği olanaklarını güçlendirmeliyiz. Girdi maliyetlerini azaltarak, küçük üreticiye uygun koşullarda tarımsal kredi kullanma ortamı yaratarak ve tarımsal destekleri artırarak tarımsal üretim planlaması kapsamında yerli ve yeterli üretime geçmeliyiz. Kuraklığın etkilerini azaltmak için sulu tarım yatırımlarını hızlandırmalıyız. Gıda tedarik zincirini demokratik üretici ve tüketici kooperatifleri yoluyla kısaltarak tüketicilerimizin bu gıdalara uygun fiyatlar ile sürdürülebilir bir şekilde ulaşmasını sağlamak zorundayız.

Yaşadığımız gıda krizinden kurtulabilmek; rant ve beton ekonomisi yerine üretim ekonomisini, sermayenin öncelikleri yerine kamusal ve toplumsal çıkarları, gündelik politikalar yerine planlı kalkınmayı önceleyen ”Kamucu Tarım ve Gıda Politikaları”nı savunmakla ve yaşama geçirmekle mümkündür.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne bağlı Gıda, Kimya ve Ziraat Mühendisleri Odaları olarak; açlığın, yokluğun ve yoksulluğun son bulduğu, hakça ve adil paylaşımın olduğu bir ülke ve dünya özlemiyle bilimden, üretimden, insandan, emekten, doğadan, kamu yararı ve toplum çıkarından yana tutumumuz sürecektir. Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı

  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

MediaMarkt Türkiye’nin 'Gelin’ Arabası büyük ilgi gördü!
MediaMarkt Türkiye’nin 'Gelin’ Arabası büyük ilgi gördü!
Karaarslan, "Depreme Hazırlıklı Olmalıyız"
Karaarslan, "Depreme Hazırlıklı Olmalıyız"
Ali Bazencir Yazdı...
Ali Bazencir Yazdı...
Bingölspor'da Karar Vakti; Tamam Mı Devam Mı?
Bingölspor'da Karar Vakti; Tamam Mı Devam Mı?
Bingöl’de Fizik Tedavi Hizmetlerinde Yeni Dönem
Genç, Solhan ve Karlıova’da FTR Poliklinikleri Hizmet Vermeye Başladı. İlçeler Güçlendirilmeye Devam Ediliyor. 
Bingöl’de Fizik Tedavi Hizmetlerinde Yeni Dönem
EKK'dan üretim, ihracat ve istihdama yönelik yol haritası: Yapısal reformlar devam edecek
EKK'dan üretim, ihracat ve istihdama yönelik yol haritası: Yapısal reformlar devam edecek
Başkan Özturan Söz İstedi
Başkan Özturan Söz İstedi
Yapay Zeka Yuva Yıkmaya Başladı
Yapay Zeka Yuva Yıkmaya Başladı
Doktorları açıkladı: Sırrı Süreyya Önder'in hayati tehlikesi artıyor
Doktorları açıkladı: Sırrı Süreyya Önder'in hayati tehlikesi artıyor
Arkadan itişli 2025 Tesla Model Y %10 ÖTV ile geldi! Stoklar anında tükendi
Arkadan itişli 2025 Tesla Model Y %10 ÖTV ile geldi! Stoklar anında tükendi
Berdibek, "Devlet Hastanesi Kaba İnşaatı Tamamlandı"
Berdibek, "Devlet Hastanesi Kaba İnşaatı Tamamlandı"
Sırrı Süreyya Önder'in doktoru: Nörolojik açıdan olumsuz durum daha fazla
Sırrı Süreyya Önder'in doktoru: Nörolojik açıdan olumsuz durum daha fazla
Çinli şirketler Nvidia çiplerini stokluyor
Çinli şirketler Nvidia çiplerini stokluyor
WhatsApp, sohbet gizliliğini ileri boyuta taşıyor!
WhatsApp, sohbet gizliliğini ileri boyuta taşıyor!
DEM Parti'den "24 Nisan 1915" açıklaması: Hüzün ve saygıyla anıyoruz
DEM Parti'den "24 Nisan 1915" açıklaması: Hüzün ve saygıyla anıyoruz
Bakanlık uyardı: Deprem sonrası konutta fahiş fiyat alarmı
Bakanlık uyardı: Deprem sonrası konutta fahiş fiyat alarmı
Duran araçlara yüksek hızlarla çarpılmasının en büyük sebeplerinden biri: Yol hipnozu!
Duran araçlara yüksek hızlarla çarpılmasının en büyük sebeplerinden biri: Yol hipnozu!
Arabeskin Usta İsmi Cansever’den Ahmet Rasimov’la Güçlü Bir Düet: But Rungum Yayında!
Arabeskin Usta İsmi Cansever’den Ahmet Rasimov’la Güçlü Bir Düet: But Rungum Yayında!
Red Dot’tan Hyundai Motor Grubu’na Tek Seferde 6 Ödül.
Red Dot’tan Hyundai Motor Grubu’na Tek Seferde 6 Ödül.
Karın Germe Cerrahisinde 5 Önemli Uyarı!
Karın Germe Cerrahisinde 5 Önemli Uyarı!
MediaMarkt Türkiye’nin 'Gelin’ Arabası büyük ilgi gördü!
MediaMarkt Türkiye’nin 'Gelin’ Arabası büyük ilgi gördü!
Karaarslan, "Depreme Hazırlıklı Olmalıyız"
Karaarslan, "Depreme Hazırlıklı Olmalıyız"
  • 1234567891011121314151617181920

Başka haber bulunmuyor!

Bizi Takip Edin
Facebook
Twitter
Instagram
Youtube
GÜNDEM

Karaarslan, "Depreme Hazırlıklı Olmalıyız"

Ali Bazencir Yazdı...

Bingölspor'da Karar Vakti; Tamam Mı Devam Mı?

Bingöl’de Fizik Tedavi Hizmetlerinde Yeni Dönem

EKK'dan üretim, ihracat ve istihdama yönelik yol haritası: Yapısal reformlar devam edecek

Başkan Özturan Söz İstedi

Yapay Zeka Yuva Yıkmaya Başladı

Doktorları açıkladı: Sırrı Süreyya Önder'in hayati tehlikesi artıyor

Ankete Katılın
Sitemizi nasıl buldunuz?
Anketi OylaOyları Göster
Artı Medyam
KünyeGizlilik PolitikasıÇerez PolitikasıVeri PolitikasıKullanım ŞartnamesiRSSSitemapSitene EkleArşivİletişim
SOSYAL MEDYA BAĞLANTILARI
FACEBOOKTWITTERINSTAGRAMLINKEDINYOUTUBE

Artı Medyam 2022