HDP’nin hesabına bloke konulmasını için başvuru yapan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, buna gerekçe olarak geçen ay Meclis’teki bütçe görüşmelerindeki bir konuşmayı gösterdi.
Anayasa Mahkemesi (AYM), HDP hakkında kapatma davası iddianamesini hazırlayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin’in "hazine yardımı hesabına tedbir konulması" talebini görüşerek "geçici bloke" kararı verdi. AYM kararının ayrıntıları açıklanmadı ancak tedbir talep eden Başsavcının başvuru dilekçesinde HDP Milletvekili Remziye Tosun’un Meclis kürsüsünde yaptığı bir konuşmaya yer verildi. Tosun konuşmasında HDP PKK’yi eleştirmemekle suçlandı.
BÜTÇE GÖRÜŞMELERİNDE YAPILAN MECLİS KONUŞMASI
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahin tarafından Anayasa Mahkemesi’ne Hazine yardımına bloke konması talebiyle sunulan başvuru dilekçesinde, HDP Milletvekili Remziye Tosun'un yasama dokunulmazlığı kapsamında olan Meclis kürsüsünde yaptığı konuşma yer aldı. Tosun’un bütçe görüşmelerinde yaptığı konuşmada sınır ötesi operasyonları eleştirdiğini hatırlatan Başsavcılık dilekçesinde, "Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bölünmez bütünlüğünü koruyacağı konusunda yemin etmesine rağmen 07/12/2022 tarihinde HDP Milletvekili Remziye Tosun, bütçe görüşmeleri sırasında terör örgütü elebaşının cezaevi şartlarını Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sınır ötesi operasyonlarını eleştirerek operasyonları da savaş olarak tanımlayıp, terör örgütüne yönelik en ufak bir eleştiri dahi yapmamıştır" ifadeleri kullanıldı.
HDP’NİN MERSİN VE İSTİKLAL SALDIRILARIYLA İLGİLİ AÇIKLAMALARI
Eylül 2022’de Mersin’de gerçekleşen ve bir polisin hayatını kaybettiği saldırı da Yargıtay Başsavcısı'nın HDP’nin Hazine yardımına bloke konulması talebinin gerekçeleri arasında yer aldı. HDP’nin saldırıyı kınadığı ancak PKK’ye karşı söz söylemediği belirtilen dilekçede şunlar kaydedildi:
"26 Eylül 2022 tarihinde Mersin ili Mezitli ilçesindeki Polisevine PKK'lı teröristler tarafından yapılan ve bir polis memurunun şehit edilmesi, bir polis memuru ile üç sivil vatandaşın da yaralandığı saldırı sonrasında eylem kınanmasına rağmen terör örgütüne yönelik en ufak bir eleştiri bile yapılmamış, PKK'ya karşı tek söz söylenememiştir."
Yargıtay Başsavcısı'nın başvurusunda HDP’nin kınadığı bir diğer saldırı olan İstiklal saldırısı ile ilgili de "Davalı parti tarafından eylemi gerçekleştiren bölücü terör örgütü yine kınanmamış, sadece ‘üzüntü duyuyoruz’ şeklindeki beyanatla yetinmiştir" ifadeleri kullanıldı.
HDP ‘SÖZDE ASKERE ALMA DAİRESİ’ OLARAK NİTELENDİRİLDİ
HDP'nin terör örgütüyle organik bağı olduğunu savunan Başsavcı, HDP’yi “terör örgütüne eleman kazandırmakla” suçladı. Diyarbakır HDP İl Başkanlığı önünde yapılan eylemlerin hatırlatıldığı dilekçede, “Örgüte eleman temini amacıyla kaçırılan veya aldatılan şahıslarla ilgili HDP Diyarbakır İl Başkanlığı binası önünde kamuoyunda ‘Diyarbakır Anneleri’ olarak bilinen mağdur ailelerin yaptığı eylemden de görüldüğü üzere davalı parti teşkilatları adeta terör örgütünün sözde asker alma dairesi gibi çalışmıştır" denildi.
TEMELLİ’NİN ‘MUHATAP İMRALI’ SÖZLERİ
Yargıtay Başsavcısı’nın AYM’ye sunduğu gerekçede HDP’nin ‘kapatılmasını gerektirir delillerin’ mahkemeye sunulduğu savunulurken, HDP Milletvekili Sezai Temelli’nin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlar da yer aldı. Temelli’nin "Kürt sorununun çözümünün yegane muhatabı HDP değil ama bu sorunun çözümü adına bugün demokratik siyaseti var eden ve kolaylaştıran başlıca aktör HDP'dir. Ama asla unutulmaması gereken şey demokratik çözümün adresi ve asıl muhatabı İmralı'dır" ifadelerini alıntılayan Başsavcı, bu sözler ile Öcalan’ın muhatap gösterildiğini belirterek şunları kaydetti:
"Sezai Temelli, bu sözler ile PKK silahlı terör örgütünün lideri Abdullah Öcalan'ı muhatap olarak göstermiş ve davalı partinin en tepedeki yöneticisinin, terör örgütü lideri olduğunu itiraf etmiştir. Bu açıklamalar davalı partinin, terör örgütünden bağımsız bir iradesinin bulunmadığının, davalı partinin tamamen PKK ile liderinin güdümünde, vesayetinde ve hatta yönetiminde olduğunun açık bir göstergesidir. Aslında bu beyanlar malumun ilanından başka bir şey de değildir.”
HDP’Lİ VEKİLLERİN KONUK OLDUĞI PROGRAMLAR
HDP’ye Hazine üzerinden aktarılan yardımın harcama dağılımının örgütün mali alanı tarafından belirlendiğinin tespit edildiğini iddia eden Başsavcı, HDP milletvekillerinin konuk olduğu yayın organları da “Terör örgütü yayın organı” olarak nitelendirdi ve şunları kaydetti:
“Terör örgütünün talimatları doğrultusunda program içeriği hazırlanıp, yayınlanmak üzere örgütün yayın organları olan Sterk TV, Medya Haber ve ANF'ye gönderildiği, bu programlara HDP Dersim Dağ, Ömer Öcalan ve Remziye Tosun gibi milletvekilleri ve terör örgütüne bağlı kişiler çıkartılarak o dönem gündemde olan terör örgütü lehine konuların işlendiği görülmüştür.”
GİZLİ TANIK İFADELERİNE YER VERİLDİ
Gizli tanık ifadelerine de yer verilen başvuruda, "Hazine’den karşılandığı dikkate alındığında davalı partiye yapılacak devlet yardımının aslında PKK'ya yapıldığı kabul edilmelidir" vurgusu yapılarak şöyle denildi:
“Davalı parti ile ilgili açılan davada delillerin toplandığı ve karar aşamasına geldiği de gözetilerek davalı parti hakkında kapatma kararı veya devlet yardımdan yoksun bırakılma kararı verilmesi halinde ödenen veya ödenecek devlet yardımının harcanma ihtimali nazara alınarak talebimizin ivedilikle görüşülüp, devlet yardımının bulunduğu banka hesabına dava süresinde tedbiren bloke konulmasına karar verilmesi talep olunur." (Gazete Duvar)
Yorum Yazın